Bilişsel davranışçı terapi, bilişsel ve davranışçı terapi yöntemlerinin temel ilkeleri düzeyinde bir araya gelerek oluşturulan bir psikoterapi yöntemidir. Bu terapi yöntemi ruh sağlığı profesyonelleri tarafından pek çok psikolojik rahatsızlığın tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır. Terapi sürecinde, danışanların şimdiki zamanda yaşadıkları sorunların nedenlerini bulmak için geçmişlerinde yaşadıkları olaylara gidilmekte ve bu olaylar incelenmektedir. Bunun nedeni ise danışanların yaşadıkları sorunlarının kaynağının geçmişe dayanması ve izlerinin bugüne yansıyarak, bugün de devam etmesidir. Geçmişte yaşanan olumsuz durumlar, bireylerin şimdiki zamanda yaşadıkları sıkıntıların veya mantık dışı, negatif düşüncelerin nedenidir.
Bilişsel davranışçı terapide amaçlanan, danışanların yaşamış olduğu psikolojik sorunların ve olumsuz duyguların geçmişte yaşadıkları olaylar ve durumlar ile nedenini bulmak, bu duygulardan kaçmak yerine üzerine giderek baş etmelerini sağlamak ve şu an da yaşadıkları sorunları tersine çevirecek yöntemler keşfetmektir. Terapinin hedefine ise, danışanların yaşadıkları olumsuz duygular ve rahatsızlıklar nedeniyle isteyip yapamadıkları eylemler, aktiviteler konarak, danışanların terapiye katılımlarının arttırılması beklenir.
Bilişsel davranışçı terapinin başarılı olabilmesi için danışan ve terapistin iş birliği içerisinde çalışması gerekmektedir. Danışanların sürece dahil olmadığı ve tepki vermediği bir tedavide başarı olasılığı oldukça düşüktür. Bu sebeple bilişsel davranışçı terapide, danışanlar sıklıkla evde yapacakları uygulamalar verilir. Bu uygulamalar danışanların daha önceden yapamadıkları bir şeyi ufak adımlarla da olsa yapması veya bir günlük tutarak gün içerisinde neler yaptığını ve neler hissettiğini yazması olabilir. Danışanlar tarafından tutulan günlükler, duygularını ve düşüncelerini daha net anlamaları ve olumsuzlukları, karmaşaları çözmeleri için çok iyi bir yoldur.
Bilişsel davranışçı terapi, davranışçı ve bilişsel terapilerin temel ilkeleri bir araya oluşturulmuş bir terapi yöntemidir. Bu terapi yöntemi oluşturulurken, bilişsel davranışçı terapi yönteminin benlik algısı, kişilerin ifadelerinin önemi, bireylerin davranışları ile duygu ve düşüncelerinin birbirine bağlı olduğu ilkeleri alınmıştır. Davranışçı terapi yönteminin ilkelerinden ise, öğrenmenin önemli olması, küçük hedeflerin tedavi sürecinde değişime katkısının olması ve hedeflere gidiş sürecinin öneminin büyük olması gibi ilkeler alınmıştır.
Bilişsel Davranışçı Terapinin Temel İlkeleri
- Duygular ve düşünceler, davranışlar ile bir neden-sonuç ilişkisine bağlıdır ve bu ilişki oldukça karmaşık bir yapıdadır.
- Bireylerin öğrenme süreçleri bilişler işlevler kullanılarak gerçekleşmektedir.
- Davranışsal kuramların bilişsel süreçler ile bir arada kullanılması mümkündür. Davranışlar kuramların bilişsel tedavi yöntemleri ilke bir arada kullanılması, tedavi sürecinin çok daha iyi sonuç vermesini sağlayabilmektedir.
- Bireyler, çevrelerini olduğu hali ile değil, kendi algıladıkları şekilde, yani bireylerin çevre algısı sonucunda zihinlerinde oluşan tasarıma uygun şekilde tepki veririler.
Bilişsel Davranışçı Terapinin Diğer Terapilerden Farkları
Bilişsel davranışçı terapi, faydacı olması, iyi yapılandırılmış olması, güncel sorunlara odaklanması, ortak çalışmaya dayalı olması gibi yönleri ile diğer terapilerden ayrılmaktadır. Bilişsel davranışçı terapi problemleri tanımlamaya ve çözmeye odaklandığı için faydacı bir psikoterapi türüdür. Bunun yanı sıra bilişsel davranışçı terapi, danışanların şikayetçi oldukları problemlere odaklıdır.
Danışanların tüm hayatını değil de problem yaşadığı konular üzerine yoğunlaşan bilişsel davranışçı terapi çok iyi yapılandırılmış bir terapi yöntemidir. Bunun yanı sıra bilişsel davranışçı terapi, geçmiş olaylara çözüm aramaz. Geçmişte yaşanan olayların bugüne etkilerine odaklanan ve bu etkiler ile nasıl başa çıkılacağını bulmayı amaçlayan bilişsel davranışçı terapi, bu yönü ile güncel sorunlara odaklıdır. Bilişsel davranışçı terapide, psikoterapist, danışanlarına direkt olarak ne yapacaklarını söylemez. Danışan psikoterapistin gösterdiği yolda yaşadığı problemlerin çözümünü psikoterapistle birlikte bulmaktadır. Bu sebeple bilişsel davranışçı terapi ortak çalışmaya dayalı bir terapi yöntemidir.
Bilişsel Davranışçı Terapi Seanslarında Neler Yapılır?
Bilişsel davranışçı terapi, danışan ve psikoterapistin karşılıklı konuşmaları şeklinde ilerleyen bir terapi yöntemidir. Terapi başlamadan önce psikoterapist, danışanın durumunu ölçebilmek adına bazı formlar ve ölçekler doldurtur, sorular sorar. Form ve ölçek doldurma ve sorular sorma işlemi her seans öncesinde yapılar, rahatsızlıkların ne boyutta giderildiği, seansların işe yarayıp yaramadığı ölçülmüş olur. Daha sonrasında psikoterapist danışana, diğer seanstan sonra neler yaptığını ve nasıl hissettiğini sorar. Seansta konuşulmak üzere, danışanında kararı dikkate alınarak bir konu belirlenir ve bu konu üzerinden seans ilerler. Seans esnasında danışanların rahatsızlıkları üzerine çözüm yolları geliştirilmeye çalışılır. Seans sonunda ise psikoterapist, seansta konuşulan konularla ilgili gelişmeleri takip edebilmek için danışana uygulama kağıtları verebilir.
Bilişsel davranışçı terapi seanslarında gidilen yol şu şekildedir;
-
- Aşama 1: Duygu durum kontrolü yapma. Burada psikoterapist danışanlara “Bugün nasılsınız?”, “Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?” şeklinde sorular sorarak duygu durumunu kontrol eder.
-
- Aşama 2: Danışanın hayatında gelişen olaylarının sorgulanması. Psikoterapist bu aşamada danışana seanslar arasında hayatında bir değişiklik olup olmadığını sorar. Bu soruları “Görüşmediğimiz zamanlarda neler yaptın?”, “Bilmem gereken bir şey oldu mu?” şeklinde yöneltmektedir.
-
- Aşama 3: Önceki seansla bağlantı kurma. Psikoterapist bu aşamadığını danışanın aklında bir önceki seansla ilgili soru işaretleri kalıp kalmadığını ölçmeye çalışır. Danışana “Bir önceki görüme hakkında ne düşünüyorsun?”, “Bir önceki görüşme hakkında sormak istediğin bir soru var mı?” şeklinde sorular sorar.
-
- Aşama 4: Gündem belirleme. Psikoterapist o gün yapılacak görüşmenin konusunu belirlemek için danışandan konuların ve sorunların olduğu bir listeden seçim yapmasını ister. Böylece o seansın konusu psikoterapist ve danışan tarafından birlikte seçilmiş olur.
-
- Aşama 5: Ödev verilmesi. Psikoterapist, danışana seansta konuştukları konular ve sorunların çözümleriyle alakalı ev ödevleri verir. Böylece danışanın seans hakkında neler düşündüğünü, nasıl bir
- Aşama 6: Seansın özetlenmesi. Psikoterapist bu aşamada, danışana o seansta konuşulanları özetleyerek daha iyi kavramasına yardımcı olmaya çalışır.
- Aşama 7: Geribildirim. Psikoterapist, danışandan seans ile alakalı düşüncelerini sorarak geri bildirim almaya çalışır.
Bilişsel Davranışçı Terapi Ne Kadar Sürer?
Bilişsel terapi yönteminin ne kadar süreceği danışanların yaşadıkları problemlere ve göstermiş oldukları çabaya göre değişmektedir. Bununla birlikte bilişsel davranışçı terapi yöntemi ile danışanların diğer terapi yöntemlerine kıyasla daha az seans sayısı ile daha kısa sürede aşama kaydetmesi ve iyileşme sürecine girmesi mümkündür. Bilişsel davranışçı terapinin ortalama seans sayısı 16’dır. Bu süre- danışanların rahatsızlıklarına ve terapi sürecinin nasıl ilerlediğine bağlı olarak değişmektedir.
Bilişsel davranışçı terapide seanslar uzmanlar tarafından danışanlara bir inceleme yapıldıktan sonra karar verilmektedir. Seanslar genellikle haftalık olarak düzenlenmektedir, ancak danışanların kriz durumunda olması hafta birkaç seans yapılmasını da gerekli kılmaktadır. Danışanların tedavi sürecinde gelişim göstermesi sonucunda seanslar on beş günde bir ya da üç haftada bir yapılabilmektedir.
Bilişsel davranışı terapi sürecinin bitmesinin ardından 3 ay geçtikten sonra bir güçlendirme seansı yapılmaktadır. Güçlendirme seansı, danışanların rahatsızlıklarının yeniden ortaya çıkmaması ve kalıcı olarak iyileşmesi açısından son derece önemlidir. Güçlendirme seansı tedavi bitiminin ardından 6. Ve 12. aylarda da yapılmakta ve böylece danışanlar takip edilerek, tedavinin etkileri net bir şekilde görülebilmektedir.
Bilişsel Davranışçı Terapinin Aşamaları
Bilişsel davranışçı terapi süreci 8 aşamaya bölünerek yapılmaktadır. Bunun sebebi tedavi sürecinin daha etkili bir şekilde ilerleyebilmesidir. Bilişsel davranışçı terapi aşamaları şöyledir;
- 1. Aşama: Değerlendirme
- 2. Aşama: Sorunun kavramsallaştırılması
- 3. Aşama: Danışanda tedavi motivasyonunun oluşturulması
- 4. Aşama: Bilişsel formülasyon
- 5. Aşama: Tedavinin amacının belirlenmesi
- 6. Aşama: Danışana kullanılan bilişsel modelin tanıtılması
- 7. Aşama: Bilişsel davranışçı müdahaleler ve tedavi süreci
- 8. Aşama: Rahatsızlığın tekrar etmesini önleme süreci
Bilişsel Davranışçı Terapi ve İlaç Tedavisi Birlikte Yürütülebilir Mi?
Bilişsel davranışçı terapi, birçok psikolojik rahatsızlığın tedavisinde kullanılmaktadır. Bununla birlikte bazı rahatsızlıklar, bilişsel davranışçı terapiye ek olarak ilaç tedavisinin de uygulanmasını gerekli kılmaktadır. Bazı psikolojik rahatsızlıklarda bilişsel davranışçı terapiye ek olarak ilaç tedavisi de uygulandığında iyileşme süreci daha hızlı olmaktadır. İlaç tedavisi, terapistin danışanın durumu için uygun olup olmadığı kanısına varması sonucunda uygulanabilmektedir. Ancak ilaç tedavisine başlanmadan önce terapistin danışanı ilaç tedavisin faydaları ve yan etkileri konusunda bilgilendirmesi gerekmekte ve danışanla birlikte ilaç tedavisine başlama kararını vermesi gerekmektedir.
Bilişsel Davranışçı Terapinin Kullanıldığı Psikolojik Rahatsızlıklar
Bilişsel davranışçı terapi, farklı yaş grupları ve cinsiyetten kişilerin yaşadıkları psikolojik sorunların tedavisinde kullanılmaktadır. Bilişsel davranışçı terapinin tedavi yöntemi olarak kullanıldığı rahatsızlıklar şöyledir;
- Depresyon
- Kaygı (Anksiyete) bozukluğu
- Panik bozukluk
- Özgül ve sosyal fobi
- Obsesif kompülsif bozukluk
- Kişilik bozukluğu
- Bipolar bozukluk
- Şizofreni
- Travma sonrası stres bozukluğu
- Davranış bozukluğu (alt ıslatma, kaka yapma, tikler, saldırganlık, tırnak yeme)
- Somataform bozukluklar (somatizasyon bozukluğu, ağrı bozukluğu, hipokondriazis)
- Yeme bozukluğu
- Uyku bozukluğu
- Cinsel işlev bozukluğu
- Öfke kontrol problemi
- Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı
- Alkol ve madde kullanımı
- Fiziksel bir sorun sonucunda uyum sağlayamama süreci
- Deprem korkusu