Güven Problemleri
İnsanların arasında geçen ilişkilerin tamamının zemininde yatan duygunun güven olduğu görülüyor. Güven duyduğumuz insanları seviyoruz. Güven varsa ortada kendimizle alakalı unsurları ve hayatımız hakkındaki sırları daha rahat bir şekilde açabiliyoruz. Güven duygusu varsa eğer pek çok işbirliğine açık bir halde olabiliyoruz. İnsanların yemek, içmek gibi fizyolojik ihtiyaçları ve gereksinimleri vardır. Bununla birlikte hayatta büyük bir alanı kaplayan ve en önemli gereksinim olan güven duygusundan bahsedebiliriz. Çünkü güvenin ardından bazen güven problemleri de ortaya çıkabiliyor.
Bu denli önemli bir gereksinim olan bu güven duygusuyla ilgili birçok insan problemler yaşıyor. Ya insanlara çok rahat ve kolay bir şekilde güven duyuluyor ya da aşırı bir güvensizlik söz konusu oluyor. Her iki halin ortaya çıkmasına neden olan etmenlerin farklı olduğunu söylemek mümkündür. Bu güven problemlerinin kökenini çocukluk yaşlarına inerek incelemek daha doğru oluyor. Çünkü sağlıklı ebeveynlerin çocuklarına aşıladığı ilk duygulardan biri güvendir. Doğumun ardından bebekler annelerinin kokusunda ve sesinde güven arar oluyor. Her ağladığı anda ihtiyaçlarına ve gereksinimlerine karşılık verebilen, sevildiğini ve değer verildiğini hissederek büyüyen çocuklar özgüvenli bir şekilde büyür ve bunu yetişkinliğine yansıtır. Çocukların ailelerindeki yerleri, çocuklara verilen sorumluluk ve ahlaki değerlerin aşılanması doğal olarak güven problemleri olmayan ve güven duygusu iyi olan bireylerin yetişmesine katkı sağlar. Böylelikle kendine güvenen bireyler, toplumda yer alır.
Yaşamaya devam ettikçe ve farklı insanlar tanıyıp onları hayatımıza aldıkça korkularla kapılmamız kaçınılmaz olabiliyor. Güven problemi de bu korkuların başında geliyor. Güven problemleri ile alakalı bilgi edinmek için bu yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
Karşılıklı güven, insan ilişkilerinin temelini oluşturan faktörlerin başında geliyor. Bazen insan ilişkilerinde güvenin yitirildiğine rastlanıyor. Güven problemleri yalnızca çitlerde değil, arkadaşlıklarda ve ailelerde de görülebiliyor. Güvensizlik özellikle de birçok çifti olumsuz yönde etkiliyor. Bu durumun sonucunda beklenmedik ayrılıklar geliyor. Ayrılıklara kadar kapı aralayan güven problemleri, azımsanmayacak derecede büyük bir önem arz ediyor.
Güvensizlik/ Kendine Güvensizlik
Her ebeveyn çocuklarına doğru eğitimi vermek istiyor. Ancak bu her zaman mümkün bir durum olmayabiliyor ve bazı durumlarda problemler yaşanabiliyor. Kişilerin temel kişilik nitelikleri farklılık gösteriyor. Doğal olarak ailelerin yapıları da birbirinden farklılık gösterebiliyor. Çocuklarını yetiştirirken uyguladıkları yöntemler de farklılık gösteriyor. Otoriter, baskıcı ve aşırı kuralcı, mükemmeliyetçi, ilgisiz, aşırı derecede koruma iç güdüsü, denetleyici, bağımlı olan ailelerin çocuklarında güven problemleri görülebiliyor. Bu çocuklarda görülen ilk problem, kendisine olan güvende görülürken, bu problemler zamanla diğer insani ilişkilere de yansıyor. Buna sıklık ile rastlanılıyor. Aşırı kırılganlık, alınganlık, şüphe, kıskançlık gibi duygular güven problemleri kapsamında bulunuyor ve bu durumlar da güven problemleri ile tetiklenmiş oluyor. Kişiler, hata yapmamak adına bu duygularını tetikte tutuyor. İnsanların kendisi hakkında ne düşündükleri ve ne söyleyeceklerine yönelik büyük endişeler duyuyorlar ve çekiniyorlar. Başarısız olmaktan korkmak da güven problemlerinden doğan sorundur.
Kendine yönelik güven problemleri yaşayan bireylerde iki tip dikkat çeken davranış gözlemleniyor. İlk dikkat çeken davranış bireylerin pasif ve içe dönük halde olmasıdır. İkinci dikkat çeken davranışsa baskıcı ve saldırganlıktır.
Çevreye Karşı Güven Problemleri
Çocukların gelişimi ve kişiliğindeki önemli sayılacak bütün etkilerden ötürü ailelerin tutumunun önem arz ettiğini söyleyebiliriz. Henüz küçük yaşlarda çocuklara sorumluluklar vermek, adil olmasını ve kendi potansiyelinin farkında olarak hareket etmesini sağlıyor. Bu durum çocuğun güven duyan, ilgili ve adaletli duygular besleyen bir birey olarak yetişmesini sağlayacaktır. Güven duygusu iki taraflı bir duygu olarak düşünülüyor. Kendisine güven duyan bir birey, mutlaka bir başkasına da güven duymayı diler. Özgüven problemi bulunan bireyler ise çevrelerine yönelik güven problemleri yaşarlar.
Çiftlerde Güven Problemleri
Neredeyse herkes vakitlerinin büyük bir zamanını sevdikleri ve değer verdikleri insanlarla geçirmeyi tercih ediyor. Ancak sevmek ve sevilmek bu denli önemli görülüyorken bir ilişkide niçin güven problemleri görülüyor? Bunun pek çok farklı sebebini sıralamak mümkündür.
Sadakatsizlik, güven problemlerinin oluşmasına neden olan bir durumdur. Tarafların bir diğeri bir başka bireyle herhangi bir ilişki yaşadığında bu problem çözülse bile net bir şekilde çözülmeyecektir. Henüz hazmedilmemiş problemler, sadakatsizliklerin oluşmasına neden olacaktır. Kişisel güvensizlik de görülüyor. Güven duymayan insan, kendisini sevebilecek ve kendisine değer verebilecek herhangi bir insanın etrafında olmadığını düşünür. Gerekeni hiçbir zaman göremeyecekmiş gibi düşünmek kişisel güvensizliktir. Bu durumun sonucunda kıskançlık ve güvensizlik halleri gün yüzüne çıkacaktır. Monotonluk da güven problemlerini ortaya çıkaracaktır. Aşkın değişiklik gösteren farklı aşamaları mevcuttur. Vakit geçtikçe aşkın doruklarda yaşandığı zamanlar etkisini kaybetmeye başlayacaktır. Bu nedenden dolayı ilişkiniz rutin bir hal alacaktır. Karşı tarafa gösterilen ilginin azalması durumu görülebilecektir ya da karşı taraftan böyle bir sanma durumu görülebilecektir. Bu gibi durumlar aşkın bittiğinin sinyallerini verebilir ve sonucunda güven problemleri oluşur.
Çiftlerdeki güven problemleri zamanı geldiğinde doğru ve etkili adımların atılmadığı durumlarda ilişkileri ayrılık aşamasına getirir. Bu farklı sorunlara da yol açabilir. Partnere zarar vermeye dek gidebilecek kızgınlık ve nefret, saygı duymama ve geçmişe saygı göstermeme, agresiflik durumu, süreklilik gösteren sorunlu ortamlar, güven beslemeyen taraflarda duygusal ve psikolojik yorgunluklar, depresyonlar ve ayrılıklar güven problemlerinin ardından görülebiliyor.
Güven Problemleri Karşısında Ne Yapmalısınız?
Stabil ve ilk günlerdeki gibi güzel bir ilişkiniz olmasını diliyorsanız güveni her daim sağ tutmanız gerekiyor. Bu durumun sağlanması için yapılacak ilk şey sağlıklı bir iletişim kurmak olacaktır. Problemlerin hakkında medeni bir şekilde konuşmak ve bunları birlikte çözümlemeye çalışmak iyi olacaktır. Her iki tarafta takımın bir parçası olduğunun farkında olacaktır. Çözüm yolları birlikte arandığı taktirde daha sağlıklı ilişkiler kurulacaktır.
Geçmişte yaşanan ve hala etkisini sürdüren olaylar varsa bunu affetmek üzerine yoğunlaşın. Eğer içinizde eskiye dair kızgınlık, kırgınlık ya da şüpheleriniz mevcutsa kendinizi affettiğinize inandırarak karşı tarafa da bu izlenimi vermeyin. Bu durumlarda gerekirse çift terapilerine gidebilir, profesyonel bir yardım alabilirsiniz.
Güven problemleri olan taraf öz güvenini yeniden kazanmak ve güçlü bir halde ilişkide yer almak isteyecektir. Bundan dolayı farklı aktivitelere yönelim gösterecektir. Bu gibi durumlarda taraflar kendilerini daha iyi tanımalı ve tanımlamalıdır. Bu durumda bir danışmana veya terapiste yönelmek iyi ve etkili bir adım olacaktır.
Uzman Klinik Psikolog Jülide Başoğlu