Gerçekten seviyor mu?
İlk görüşte çok çekicidir ve ikna kabiliyeti ile kalbinizi kolayca fethedebilir. İlgisi sizin üzerinizdeyken kendinizi hayatta ki en şanslı ve en değerli kişi gibi hissederken, ilgisi azaldıkça aslında çok farklı bir kişi ile karşı karşıya kalır, zamanla kendinizi, gerçekten sevilip sevilmediğinizi sorgularken bulabilirsiniz.
Sık sık karşı karşıya kaldığınız küçümseyici ve eleştirel tutum nedeniyle gün geçtikçe kendinizi değersiz hissedebilir, zamanla içinize kapanabilir, hayatınızın önceliğini ona vermiş bir durumda kendinizi bulabilirsiniz. Sürekli kendini düşünen, en ufak eleştiriyi bile kendisine yapılan bir saldırı olarak algılayabilen hal ve hareketleri ile baş edebilmek büyük enerji ve sabır gerektirir. Ama tüm bunlara rağmen o kişi sizin için önemliyse bazı iletişim ve ilişki kurallarını uygulamak onlarla bir arada yaşamayı, ilişki zorluklarıyla başa çıkabilmeyi kolaylaştırabilir.
Narsizm efsanesini biliyor muydunuz?
Narscissuss, güzelliği ile herkesi kendine hayran bırakan ama kimseye yüz vermeyen bir Yunan tanrısıdır. Bir gün ormanda avlanırken gölden su içmek ister ve suya yansıyan kendi yansıması karşısında büyülenir ve aşık olur. Gölün kenarından bir türlü ayrılamaz ve ömrü tükenene kadar kendisini seyreder. Efsaneye göre bugün nergis olarak bildiğimiz çiçeğe dönüşür. Narsistik kişilik bozukluğu da ismini bu efsaneden alır.
Narsisistik kişilik bozukluğu nedir? İlişkilerde nasıl davranır?
Halk arasında “kendini beğenmişlik ve kendine aşık olma” olarak tanımlansa da, bilinenin aksine bu bozukluğa sahip bireyler aslında kendilerini sevmez ve yoğun bir yetersizlik duygusu hissederler. Dışarıdan bakıldığında soğuk, kibirli ve kendini beğenmiş görünen bu kişiler aslında bir o kadar kırılgan ve duyarlıdır. Kurduğu ilişkilerde başlangıçta bir duygu hissetse bile amacı genellikle karşı tarafın ilgisini, onayını ve beğenisini kazanmaktır. Bu nedenle kurduğu ilişkiler daha yüzeyseldir. Amacı, yanında tüm ihtiyaçlarını karşılayacak, diğer insanların yanında onu övüp, maddi manevi destekleyecek birini bulmaktır.
Narsistleri nasıl tanırız?
- Bencildirler. Alınan en küçük kararda bile daime kendi istek ve düşünceleri önemlidir.
- Empati kurmazlar. Yaptıkları tutum ve davranış karşısında sizin duygu ve düşünceleriniz onlar için önemli değildir. Önemli olan kendi istek ve hayallerine ulaşmasıdır.
- Hep kendilerini haklı görür ve hatalarından dolayı başkalarını suçlarlar. Özür dilemezler. Kendilerinin yanlış yapamayacak kadar kusursuz olduklarını düşünürler. Bir hata varsa, bu diğer insanlar nedeniyle olmalıdır.
- Çoğu zaman olumsuz duygular uyandırarak dikkat çekerler ve dengenizi bozarak güçlü hissederler.
- Olduklarından daha iyi ve mükemmel olduklarını, diğerlerinin o olmadan yapamayacağını düşünürler. Övülmekten ve odak noktası olmaktan hoşlanırlar.
Peki ne yapmalıyız?
1- Tartışmaya girmeyin. Tartışmalarda haklı çıkmak için her yola başvurabilir, eğer haklı çıkarsanız size öfkelenir, hatta kinlenir. Sakinliğinizi korumaya ve mümkün olduğunda tartışma içerisine girmemeye çalışın.
2- En küçük eleştiriyi bile kendilerine yapılmış bir saldırı olarak algılarlar ama diğer insanlara karşı iyi görünmek ve itibar sahibi olmak onlar için son derece önemlidir. Bu nedenle bazen duygu ve düşüncelerinizi olduğu gibi ifade etmek yerine, “Böyle yaparsan insanlar ne düşünür?” düşüncesinden yola çıkarak, cevapları kendisinin bulup karar vermesini sağlayabilirsiniz.
3- Öfkenizi kontrol edin.
Öfkeyle suçlayıcı şekilde konuşmak yerine “Sen benim için değerlisin ve böyle davrandığında senin için değersiz olduğumu düşünerek üzülüyorum.” gibi onun değerini vurgulayan bir cümle söylediklerinizi dikkate almasını sağlayacaktır.
4- İçe kapanıp sessiz kalmayın.
Tartışma sırasında sessiz kalmak bir narsistin daha fazla savunmaya geçmesine ve eleştirinin dozunun artmasına neden olur. Kendinizi olabildiğince sakin ve saygılı şekilde ifade etmeye çalışın. “Şu anda beni küçümsediğini hissediyorum, sanırım artık senin gözünde değerli değilim.” gibi bir cümleyle duygularınızı ifade edebilirsiniz.
5- Verdiği sözlere değil, davranışlarına önem verin. Genellikle amaçlarına ulaşmak için tutmayacağı sözler vermesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşamanız muhtemeldir.
6- Ortak paydalar ve amaçlar oluşturmaya çalışın. Aynı amacı paylaştığınız sürece amaçlarına ulaşmak için çalışacaklardır.
7- Kişisel olarak algılamayın. Kendi hatalarını kabul etmek istemedikleri için sıklıkla hatalarını inkar etmeleri ve sizi suçlamaları muhtemeldir. Bu nedenle sıklıkla aşağılanma ve küçümsemeye maruz kalabilirsiniz. Durumu kabul edin ve kendinize karşı dürüst olun. Onu değiştiremezsiniz, hatta o istese de değişmesi zordur.
Duygularınızı, yaşadığınız acıyı açık ve dürüst şekilde onunla paylaşmanıza rağmen bir cevap alamıyor, değişim göremiyorsanız, muhtemelen sonrasında da göremeyeceksiniz. Yine de yanında kalmaya devam ediyorsanız her denemenizde düzeleceğini düşünerek yaklaşmak, yaşadığınız hayal kırıklığını arttıracaktır. Bu nedenle güçlü kalmaya, kendinize karşı saygı ve güveninizi kaybetmemeye çalışın.