İnsanlardaki bağlanma ihtiyaçlarının giderilmesi için fiziksel yakınlık ve temastan fazlası gerekir. Aynı derecede önemli faktörlerden biri uyumlanma kalitesi yani sağlıklı bir duygusal bağlantıdır. Ebeveynin çocuğun duygusal ihtiyaçlarına “ayarlanma” süreci olarak tanımlanabilir. Uyumlanmamış ilişkilerde çocuk sevildiğini hissetse bile, aslında olduğu haliyle kabul edilmediğini düşünür. Ebeveynlerine sadece “kabul edilebilir” taraflarını göstererek, ebeveynlerinin reddettiği duygusal tepkileri bastırmayı ve inkar etmeyi öğrenirler.
Bakım verenleri ile uyumlanamayacak kadar stres altında olan bebekler, kronik şekilde kendilerini duyguları ile yalnız hissetme, kimsenin onlarla aynı hisleri paylaşmayacağı, onları kimsenin “anlamayacağı” yönünde bir hisse sahip olma eğilimi içinde büyüyeceklerdir. Burada bahsedilen ebeveynin sevgi eksikliği ya da fiziksel bir ayrılık değil, çocuğun duygusal boyutta görülme, anlaşılma, empati kurulma ve benimseneme algısındaki eksiklikten bahsediliyor. Fiziksel yakınlığa rağmen duygusal ayrılık “yan yana ayrılık” olarak adlandırılır.
Yan yana ayrılık, çocuk ile ebeveyn arasında uyumlanmış bir temas olmadığında veya ebeveynin yaşadığı problemler nedeniyle kendisini bu ilişkiden geri çekmesiyle bu temas koptuğunda oluşur. Örneğin; çocukla vakit geçirilen anlarda kurulan göz temasını ilk olarak ebeveynin kesmesi ya da uyuyan çocuğun ebeveyni tarafından, sırf istiyor diye uyandırıldığı anlarda bu kopuşlar yaşanır.
Ebeveynler fiziksel olarak orada olmalarına rağmen duygusal olarak orada değillerdir. Bu durumda çocuk tarafından hissedilen stres, fiziksel ayrılıkta hissedilen stres seviyesine oldukça yakındır. Kişiler çocukluklarını düşündüklerinde bu durumları hatırlamasalar bile bilinçdışında etkilenmekte ve öğrenmektedirler. Çocukluğunda bu şekilde büyüyen bir kişinin yetişkin bir birey olduğunda da kendisine “yan yana ayrılık” dinamiklerini yaşatacak ilişkileri seçme ihtimali yüksektir. Örneğin; onları anlamayan, kabul etmeyen ve oldukları haliyle takdir etmeyen kişileri partner olarak kendilerine seçebilirler. Bilinçli olarak farkında olunmasa bile bu döngü tekrarlama eğilimindedir.
Kaynak: Maté Gabor. (2019). Vücudunuz Hayır Diyorsa: Duygusal Stresin Bedelleri.