Kronik Ağrı
Ağrı duyusu, insanlar için yararlı olarak görülüyor. Ağrı duyusunun zorunlu bir uyarı sistemi olduğunu bilmek doğru olacaktır. Fakat bazı farklı durumlarda bu duyu, uyaran olan özelliğini yitiriyor. Yaşam kalitesini kötü bir hale taşıyor. Olumsuz yönde etki yapıyor ve bu sebepten dolayı tedavi gerekli hale geliyor. hastalık karakterine dönüşen ağrı duyusu kronik ağrı olarak ele alınabilir.
Genel olarak üç aydan daha uzun süren veya sık bir şekilde kendisini yenileyen ağrılara kronik ağrı deniliyor. Kronik ağrı, akut ağrının tersi olarak hasarlı bir dokudan kaynaklı olmayabilir. Beynin ilgili olduğu merkezleri ve omurga çevresinde bulunan hassas bölgelerdeki ağrı hafızası ile bağlantılı olan bir durumdur. Sinir hücreleri, doku hasarına maruz kalmadan ağrıya sebebiyet verecek noktadan ağrıya yönelik sinyaller verebiliyor. Bu gibi ağrılarda biyolojik yaklaşımlardan çok ağrılara yönelik bakış açılarından yakalanan bilgilendirmeler oldukça büyük önem arz ediyor. Bu nedenden ötürü bazı kronik ağrılar, biyolojik değil de psikolojik yönden bağlantılı ağrılar olabiliyor.
Kronik Ağrıların Tedavi Yöntemleri
Kronik ağrıların tedavi yöntemleri farklılık gösterebiliyor. Tedavi türleri genellikle ağrı tiplerine ve türlerine göre farklılık gösterebilir. Yerine göre değişiklik gösteriyor olsa da ilk aşamada genel olarak ilaç kullanımından faydalanılıyor. İlaç kullanımının yanında psikolojik ve diğer yöntemler sıklıkla uygulanabiliyor. Bu uygulamalar kronik ağrı tedavi yöntemi kapsamı alanındadır. Ağrılar bazı uygulamaların ardından ortadan kalkmayabiliyor. Bu gibi durumlarda cerrahi yöntemlerde uygulanabiliyor. Ağrının fiziksel bir nedeni bulunamıyorsa, psikolojik tedavi şarttır.
Kronik Ağrıların Nedenleri
Ağrı, vücudumuzun yaralanma ya da bir hastalığın karşısında kötü giden bir şeylerin olduğunu gösteriyor. Vücudumuz iyileştiğinde ise bu ağrılar ortadan kalkmış oluyor. Fakat pek çok insanda ağrının nedeni ortadan kalktıktan sonra uzun bir süre devam eden ağrıların meydana geldiği görülebiliyor. Uygulanan tedavi yöntemlerinin ardından olumlu bir şekilde yanıtlar alınmadığında ve uzunca süren ağrılarda kronik ağrı tanısı konuluyor.
Bu süregelen kronik ağrılar, bireylerin yaşam kalitesinde düşüşlerin yaşanmasına neden oluyor. dünyada neredeyse % 40 sıklık ile görülen bu kronik ağrılar için birçok insan büyük çabalar sarf ediyor.
Sıklıkla görülen bel ağrısı, kronik ağrıların başında geliyor. Bunun yanında migren veya gerginlik gibi baş ağrıları, artrit, zona hastalığı gibi deformasyon ağrılar da kronik ağrılar arasında bulunuyor ve kişileri rahatsız ediyor. Bu sebeplere yönelik birbirinden farklı ve özel tedaviler uygulanması gerekiyor.
Ağrı hisleri, kişilerin günlük yaşamda birçok anın zor geçmesine ve zorluklarla karşı karşıya kalmasına neden oluyor. egzersizlerin yapılmasını ve görevlerin yerine getirilmesini zorlaştırıyor. Fakat bu noktada kısır bir döngünün görülmesi mümkün oluyor. Hareketten yoksun bir yaşam kasların da zayıf bir hale gelmesine neden oluyor. dolayısı ile ağrıların daha da artması kaçınılmaz bir hal alıyor. Bu yüzden kronik rahatsızlıklar karşısında mümkün olduğunca hareket halinde olmak gerekiyor. Egzersizler, bireylerin ağrılarının azalmasına ve daha çekilebilir bir hale gelmesine yardımcı olacaktır. Hekimler tarafından, kişilerin genel sağlık durumuna uygun olacak şekilde egzersiz programları planlanır ve uygulanır. Bu uygulamalar ağrısız bir yaşamın olmasına zemin hazırlıyor ve kişilerin plan dahilinde yaşamasına da olanak sunuyor.