- Aşağılama: İlişkilerde olmaması gereken en olumsuz davranış biçimlerinden biridir. Eşlerden birinin kendisini diğerinden üstün görmesi ve diğerini küçümsemesi durumudur. Böyle bir ilişki biçiminde çatışma da kaçınılmaz olacaktır. Aşağılama ifadeleri içerisinde tiksinme mesajları da bulundurduğundan dolayı sorunların çözülmesi imkânsız hal alacak ve ilişkinin bitmesine yol açacaktır.
Örneğin; “Çok beceriksizsin” “Ben sana söylemiştim.” “Bu yaptığın tam bir aptallık.” vb. kişiliğe yönelik suçlamalar aşağılama içerir.
Mutlu bir ilişkide olması gereken ise aşağılama yerine “takdir etme” ve “saygı duyma”dır.
ÖNERİ: Çatışmayı gündeme getirirken Dr. Gottman’ın “yumuşak başlangıç” dediği şeyi kullanmak – ne hissettiğinizi ifade etmek ve durumla ilgili ihtiyaçlarınızı ifade etmek – yönetilebilir bir sohbete yol açacaktır.
- Eleştiri: Eleştiri karaktere ve kişiliğe yönelik olumsuz ifadelerdir. Çiftler arasında şikâyetlerin olması kaçınılmazdır; ancak şikâyet ve eleştiri sıklıkla birbirleriyle karıştırılan kavramlardır.
Örneğin; “Sürekli kendin hakkında konuşmandan bıktım, ne kadar bencilsin.” ifadesi eleştiriyken; “Sen sürekli kendin hakkında konuştuğunda ve nasıl olduğumu sormadığında kendimi önemsiz hissediyorum, lütfen bu konuda daha dikkatli olur musun?” şikâyettir.
Mutlu bir ilişkide olması gereken ise “sen” ifadesiyle eleştiride bulunmak yerine “ben” dilini kullanmak ve duyguları ifade etmektir.
ÖNERİ: Altta Yatan İhtiyacı Belirleyin: Ne zaman bir şikayet olsa, bunun nedeni genellikle karşılanmamış bir ihtiyaç olmasıdır. Bir şeyleri kaçırdığımız için şikayet ederiz, bu yüzden partnerimize şikayette bulunmadan önce, ihtiyacımızın ne olduğunu ve bu durumun bizi neden rahatsız ettiğini belirleyelim.
- Sürekli Savunma Halinde Olma: İlişkinin bitmesine neden olan bir diğer davranış biçimi ise çiftlerin karşı tarafı anlamaya çalışmadan sürekli kendini savunmasıdır. Savunmada en belirgin özellik karşı tarafın söylediklerini duymamaktır. Çiftlerden biri diğerini eleştirdiğinde diğeri savunma pozisyonuna girer; ancak savunma bir çeşit karşı tarafı suçlama olduğundan ve “sorun bende değil sende” mesajı içerdiğinden çatışma artarak devam eder. Kısır döngü oluşur.
Örneğin, “Bu senin hatan.”, “Bunun sorumlusu sensin.” , “Asıl sen bunu daha çok yapıyorsun.” gibi ifadeler savunma ve aynı zamanda da suçluluk içerir.
Mutlu bir ilişkide olması gereken ise sadece kendini savunmaya çalışmak değil, çatışma anında sorunun bir kısmını kabul etmek ve sorumluluğu üstlenmektir.
ÖNERİ: Sorumluluk Alın: Savunmacılığın panzehiri sorumluluk almaktır, ancak hatalı olmadığınızı düşünüyorsanız nasıl sorumluluk alabilirsiniz? Duyduklarınız hakkında bilinçli bir karar vermeniz gereken yer burasıdır. Savunmaya girmek yerine, eşinizin duygularını onaylamaya karar verin ve neye ihtiyaçları olduğunu sorun. İhtiyaçlarını öğrendikten sonra, belki de onları daha önce fark etmemenin sorumluluğunu üstlenebilirsiniz.
- Duvar Örme: Diğer üç davranış biçimine göre duvar örme daha tehlikesiz görünse de aslında ilişkiye en çok zarar veren davranışlardan bir tanesidir. Duvar örme, tartışma sırasında çiftlerden birinin fiziksel ve ruhsal anlamda iletişimi kesmesi ve konuşmamasıdır. Bu davranış biçimi temelinde karşı tarafa “sen değersizsin” mesajı verdiğinden dolayı tehlikelidir.
Örneğin, küsmek ya da suskun kalmak bir duvar örme davranışıdır.
Mutlu bir ilişkide olması gereken ise sakinleştikten sonra sorun hakkında konuşmaktır.
ÖNERİ: Kendinizi yatıştırmayı öğrenin: Duvar örmenin panzehiri, sakinleşmek ve psikolojik olarak kendini yatıştırma pratiği yapmaktır. Sadece sakin bir durumda olduğunuzda, eşinizin söylediklerini empati ve sevgi ile dinleyebilir ve duyabilirsiniz.
Dört Atlının Kalıbı Nasıl Kırılır?
Kızgınken düşüncelerimizi organize etmek zordur, bu nedenle bir çatışma durumu hakkında konuşmaya başlamadan önce sakinleşmek için birkaç dakika ayırın. Alışkanlıklarımızı değiştirmek çok fazla pratik gerektirir, bu nedenle size yardımcı olacak bir evlilik danışmanı bulmanız faydalı olabilir .
İşte Dört Atlının kalıbını kırmanın 10 yolu:
- Duyarlı olun: dinleyin, üzerinde düşünün, sorular sorun ve eşinizin söylediklerine ilgi gösterin
- Dikkatli olun: basit isteklere yanıt verin ve tüm dikkatinizi verin
- Nazik olun: anlamlı övgü, iltifat, takdir ve onay ifadeleri sunun
- Şefkat gösterin: Sevginizi kucaklayarak, el ele tutuşarak, partnerinizin omuzlarını ovuşturarak ve selamlarken ve yollarınızı ayırırken öperek gösterebilirsiniz. Sevginizi sözlü olarak da ifade edin
- Çatışma zamanlarında birbirinize dönün: Birbirinizi incitmek için bağırmaktan, lakap takmaktan veya sırları ya da zayıf noktaları silah haline getirmekten kaçınmayı kabul edin .
- Birbirinize alan verin: Özerklik, birbirinize ilgi duymaya başladığınız zamanki insanlar olmanızı sağlar.
- Seks hakkında konuşun: yeniliği sürdürmek için yeni şeyler tartışmaya, keşfetmeye ve denemeye istekli olun
- Partnerinizin sınırlarına saygı gösterin: Partnerinizi değiştirmeye çalışmayın veya onu ilgi alanlarına, ihtiyaçlarına veya değerlerine uymayan bir şekilde hareket etmeye ikna etmeyin.
- Büyüme üzerinde çalışmayı taahhüt edin: bir krizin oluşmasını beklemek yerine tedaviye erken başvurun
- Birlikte anlamlı etkinliklere katılın: randevu gecelerini ve birbirlerinin arkadaşları ve aileleriyle vakit geçirmeyi içerebilir.
Kaynaklar:
Gottman, J.& Siver, N.(1999).The Seven Principles for Making Marriage Work: A Practical Guide from the Country’s Foremost Relationship Expert.